8 Eylül 2008 Pazartesi

ŞişeLer içine tıkıLan notlar!


Toskana, Lüksemburg harman yapsak aralara bir tutam Barcelona yerleştirsek, Türkiye' ye dönünce de ''ah vatanım vatanım'' demeye devam etsek...Ama bir görsek dünya gözüyle...Çiçek bahçeleri, üzüm bağları arasında adım adım geçen zamanın farkına varsak. Kızıl, belki biraz bulutlu olsa özlem duyulan şekliyle. Tadı damağında kalsa da insanın, '' inadına güneşli günleri seviyorum hala fikrim değişmedi'' dese.
....

Çok hüzünlü, mağrur durdu kale gibi duvarların ardında yaşam, kıtalar arasında üstelik daha da ötesi...Ama derse gel!

Kafanı çevirdiğinde omzunun üstünden bir garip kelebek geçse, ıslak yaprakların üzerinden ürkek geçişler beraberinde.

Birden arkanı döndüğünde yuvarlanarak sana gelen bir eski bavul. Ayağının dibinde birden duruverir. Tam bu görüntüyü buraya kim astı derken sağ taraftan elinde kocaman bir dikiş iğnesiyle sana doğru koşan bir garip giyimli yaratık...

DÜŞÜNE DİKKAT ET!

(resim)Angela Hamann*




2 yorum:

Dilara TAN dedi ki...

Eda hastayım cümle geçişlerine. Duyguyu tam yansııtıyorsun yazılarında. Bunu okurken de aynı şeyi düşündüm. Umarım düşüne düşen yeri gerçekte görürsün canım...

e.d dedi ki...

canım benim saol. Bi şişe vurunca kıyıya mutlu oluyorum ben de. :))editörüm sen çok yaşa: D