
Yani aslında ben geçen yıl çoktan diplomamı alıp kapıdan ardıma bakmadan çıkmalıymışım efendim. Devir sıkıcı hocalar, insanın üstüne üstüne gelen okul duvarları devri. Kışın kapalı ortamları aydınlatmak için yakılan gündüz lambalarından ibaret koridorlar. Yaza da bi ihtimal fare deliğinden ışık süzmesi halleri okulumun koridorlarında.
Desem ki bitti gitti çok da az kaldı az daha dayan. Ben derim demesine de içimdekini inandıramadıktan sonra her gün için bir çizik atma eğilimi vuku bulur :) Teskere ne melem bir şeymiş meğer.
Desem ki okul bitsin hemen istediğin bölüme at kendini. Aşağıya bir baktım ki hedefi tutturmam için sanırım altmış ayaklı, altmış kollu, takriben 30 başlı bir insan olmalıyım, enim geniş boyum da Gülüver 'e taş çıkaracak cinsten olmalı. Ya da hedefi ben fazla büyük tuttum belki göz süzmek yeterli kendisine.
Devir sabır devri!
Ne diyordum seneye bu zamanlarda ben...
not:Bu yazımı madame Simone' ye ithaf ettim. Hani olurya; blog okuyucusudur, maillerine cevap vermez nicedir ama belki blog okumaktan fırsat bulamıyordur. Hislerimi anlasın. Şimdi bir de güvercin ayağına haber kağıdını bağlayayım, sonra belki dumana da sıra gelir. Yok daha güzel bir fikrim var sanırım; tarihler 6 Şubatı gösterirken Chucky için yeni bir bölüm çekmek isteyen var mı. Kaçıncısında kalmıştık ?
4 yorum:
yazıyı okuyamadım ama karikatür muhteşem :]
:) ben de pek güldüm ona...
yazıyı neden okuyamadınız ki?
"Kışın kapalı ortamları aydınlatmak için yakılan gündüz lambalarından ibaret koridorlar. Yaza da bi ihtimal fare deliğinden ışık süzmesi halleri okulumun koridorlarında"
diyorsun... iyi de diyorsun edaa.. bir hapishane benzetmesi bu kara oturudu ya.. çok hoş olmuş.. teskere çok melemdir efenim.. kendimden bilirim... şafak say bakalım nasıl geçer :)))))
yehu hakandan ses geldi :) şafaklarım arkadaşlarım sayesinde hız kazanıyor nasıl saymam :D
Yorum Gönder